2 “Seni iki şey anlatır: Hiçbir şeyin yokken gösterdiğin sabır, her şeyin varken sergilediğin tavır.” #mevlanacelaleddinrumi

3 Anonim bayan’ a cevap o bilir kendisini. Paylaşmış olduğum şiirlerin bir kelimesi bile alıntı değil copy paste’lik asla yapmadım,yapmayacağımda. Özgünüm, özgün kalacağım önyargılı yaklaşarak hata yaptığınız yetmiyormuş gibi bir de genellemeye tabii tutuyorsunuz şiir severleri. Diğerlerini bilmem fakat benim. “Şiir bilirim “ ifadesini kullanarak hiçbir iddiam olmadı . Ben; Nazım hikmet’i, Can Yücel’i, Atila ilhan’ı, Cemal safiy’i. Sözüm ona Belki kadar bilemem ama “mal “ yakıştırmasını yaparak içimi döktüğüm yazılarıma dil uzatmana da sesiz kalamam bu defa hoş karşılıyorum ikincisini görmemeyi arzu ederek bir daha insanlar hakkında ileri geri konuşmamanı tavsiye ediyorum.

1 Yalnızlıktan İmanım gevredi artık sevmek ,sevilmek istiyorum. Şu ciddiyetsiz ilan-ı aşkların boy gösterdiği mecrada ciddiyetimi ne kadar size geçirebilirim bilmiyorum fakat ben önce allah sonra Muhammed ardından da ona tapmak istiyorum. Anne, baba şefkatiyle sevip koruyucu meleği olmak istiyorum, yediğim bir lokma ekmeği paylaşıp , yağmur altında ıslanmak sıkıntılarıma göğüs gerecek boşver deyişiyle herşeyi boşvermemi sağlayacak biri, başımı yaslayabileceğim bi omuz istiyorum çok mu şey istedim bilmiyorum ama bu sevgi bağına ihtiyacım olduğu aşikar.

0 Hoşçakal çocukluğum, merhaba gençliğim! İyiliği güzelliği biriktirerek ulaşmış olduğum olgunluk yordu beni. Omuzlarındaki yük taşıyamayacağım kadar ağırlaştı. Daha önce hissetmediğim, bilmediğim o sorumluluk duygusunu tattım pekte eğlencesi yokmuş büyümenin.
Anı yaşarken kıymetini bilemedim. On sekiz yaş diye tutturdum, büyüdüm işte başım göğe mi erdi? -hayır! Masumane yüzümün yerini sakallarım aldı şimdi, tam ve eksiksiz... o çok istediğim uğruna gözyaşları döktüğüm oyuncaklarım sizin de yerinizi aldılar...
alınması gereken ekmekler, ödenmesi gereken faturalar yeni uğraşım oldu.
Ama sizin kadar eğlendirmiyorlar beni. Çocukluğuma duyduğum bir özlemdir bu gençliğim alınma sende güzel,sende çok özelsin. #derinizlerim

3 Bu kutsal güneşime bir mektuptur...
Ey benim kutsalım.
Ey benim hayat verenim.
Sen gidince tüm renkler siyaha boyandı.
Her yerde bir matem havası. Çocuğunu kaybetmiş bir annenin sessizliği çökenmiş...
Gözler kör, kulaklar sağır. Hiç kimse konuşmuyor.
Herkes ölü...
Her şey ölü...
Ey benim güneşim ,
Ey benim kutsalım .
Sen doğunca herkes , her şey seninle birlikte yeniden doğacak...
Renkler matem giysisini çıkarıp yeniden rengarenk olacaklar...
En başta tüm ihtişamıyla sarı görünecek, ardından tüm masumiyetiyle beyaz .
Tüm yakıcılığıyla, tutkusuyla kızıl ,
Özgürlüğüyle mavi dolaşacak...
Sonra yeşil saracak dünyayı...
Ey benim güneşim,
Ey benim kutsalım.
Biliyorum yarın yine doğacaksın. Ben olsam da olmasam da sen hep kalbimde olacaksın benim için doğsan da doğmasan da. #derinizlerim

0 Bu kutsal güneşime bir mektuptur...
Ey benim kutsalım.
Ey benim hayat verenim.
Sen gidince tüm renkler siyaha boyandı.
Her yerde bir matem havası. Çocuğunu kaybetmiş bir annenin sessizliği çökenmiş...
Gözler kör, kulaklar sağır. Hiç kimse konuşmuyor.
Herkes ölü...
Her şey ölü...
Ey benim güneşim ,
Ey benim kutsalım .
Sen doğunca herkes , her şey seninle birlikte yeniden doğacak...
Renkler matem giysisini çıkarıp yeniden rengarenk olacaklar...
En başta tüm ihtişamıyla sarı görünecek, ardından tüm masumiyetiyle beyaz .
Tüm yakıcılığıyla, tutkusuyla kızıl ,
Özgürlüğüyle mavi dolaşacak...
Sonra yeşil saracak dünyayı...
Ey benim güneşim,
Ey benim kutsalım.
Biliyorum yarın yine doğacaksın. Ben olsam da olmasam da sen hep kalbimde olacaksın benim için doğsan da doğmasan da. #derinizlerim.

0 Sevgilim sana şiirler yazmak isterdim sayfalar dolusu.... ama niyetim şiir falan yazmak değil, hem şiir yazmak benim neyime? Baksana iki kelimeyi bir araya getiremiyorum. Benimkisi sadece hiç döküntüsü... Öyle bir döküntü ki sevgilim sorma! Kamyon dalmış pazar yeri gibi Öyle bir döküntü işte. Ben en çok portakallarıma üzüldüm... hiçte sevmem portakalı ama rengi çok güzeldi... Güneş turuncuydu , güneş dedim de aklıma gözlerin geldi sevgilim nasıl da yakıcıydı baksam taşa çevirir modusa misali... kırılıp dökülecektim baksam. Sonra kim toplayacaktı beni sevgilim? Aşkın bir kuşun kırık kanadıydı. Kanat çırptıkça kanayan, ama yinede güneşe kanat çırpmaktan vazgeçmeyen kırılıp döküleceğini bile bile... bu arada sevgilim sana sevgilim dediğime kızmıyorsunundur umarım . Mazur gör dedim ya benimkisi sadece iç döküntüsü. #derinizlerim

0 Bugün yine aklıma düştün toplayamadım... çünkü sen benim dağılan kafamsın, çünkü sen benim bir araya getiremediğim sözcüklerimsin, çünkü sen bir arada tutmaya çalıştığım hislerimsin. Sen benim penceremin kenarındaki kayısı ağacımsın. Her son bahar birlikte döküldüğümüz, her ilk bahar birlikte çiçek açtığımız kayısı ağacımsın. Yağmurlarla ağladığımız , rüzgarlarla savrulduğumuz , güneşle kavrulduğumuz kayısı ağacımsın sen benim. Herkes gidiyor gözyaşlarını sel eden bulutlar gitti, geriye çamurlu su birikintileri kaldı. Yalnızlığı iliklerimize kadar işleyen sonbahar gitti, geriye savrulan hüzünlü yapraklar kaldı. Güneş de gitti, geriye karanlıklar kaldı .#derinizlerim

0 Bugün yine aklıma düştün toplayamadım. Çünkü sen benim dağılan kafamsın, çünkü sen benim bir araya getiremediğim sözcüklerimsin, çünkü sen bir arada tutmaya çalıştığım hislerimsin. Sen benim penceremin kenarındaki kayısı ağacımsın. Her son bahar birlikte döküldüğümüz, her ilk bahar birlikte çiçek açtığımız kayısı ağacımsın. Yağmurlarla ağladığımız, rüzgarlarla savrulduğumuz, güneşle kavrulduğumuz kayısı ağacımsın sen benim. Herkes gidiyor gözyaşlarını sel eden bulutlar gitti, geriye çamurlu su birikintileri kaldı. Yalnızlığı iliklerimize kadar işleyen sonbahar gitti, geriye savrulan hüzünlü yapraklar kaldı. Güneş de gitti, geriye karanlıklar kaldı. #deriizlerim

0 Merhaba! Arkadaşlar bazen yazıya dökerim naçizane duygularımı sizinlde paylaşmak isterim ara ara kabul buyurursanız. ✏️Kalemimle defterime ihanet ettim. Seni sadece onlara anlatacaktım , ama bu gece sadece seni sana anlatacağım. Seni sana anlatmak birkaç cümleyle olacak iş değil. Seni sana anlatamayacağımı biliyorum zaten beni kalemim ve defterimi kadar anlayamayacağını da biliyorum ama yazıyorum işte. Seni anlatmak için içimde biriktirdiğim o kadar sözcük var ki... ben hangisinden başlayacağımı bilmiyorum, her biri bir yerden atlıyor... hüzün bir yerden, umut bir yerden, mutluluk bir yerden, aşk bir yerden ama hepsi senin kağıt Kesiği sözcüklerinden payını aldı. Kağıt kesiği deyip geçme! canın çok yanar ama izi belli etmez ya bazen, sözcüklerin de aynen öyle izi belli etmiyor diye sözcüklerimin canı yanmıyor sanma . Canı yansa da sözcüklerimin, onlar yine seni anlatacaklar fakat sana değil senin dışında herkese, her şeye en çokta bu gece ihanet ettiğim kalemin ve defterime beni affetsinler...