0 ben 20 yaşında bir kadınım. hayatım boyunca fırtına gibi estim, kimseyi dinlemedim. dinleyemeyeceğim bir hayata zorlandım, hep tetikte olmak zorunda, hep savunmada ve saldırıda olmak zorunda kaldım. en basit, tatlı iletişimlerimi bile bir asker gibi komplike düşünerek, ihtimalleri hep kenarda tutarak kurmak zorunda bırakıldım. geçen sene bugün çocukluğumu bilen son kişi vefat etti, onunla beraber de çocukluğum. bana vefat etmeden önce bir mentörün olsun artık dedi. birilerini dinle, hayat yardımlaşmadır, artık her şeye kendi kafanı yormak zorunda değilsin, dostlarına yardım ettiğin kadar yardım da al. zeki biri olduğunu biliyorum ama sen beşersin dedi, yorulursun, üzülürsün, her şeye gücün yetmez, yetirmeye çalışırken heba olursun. bugün, ölüm yıl dönümünde onu dinlemeye karar verdim. ben ilk defa bir şeyler öğreteceğim birini değil, bana bir şeyler öğretebilecek birini arıyorum. bana yol gösterebilecek, abilik, ablalık, kardeşlik, mentörlük edebilecek biri. esenlikler.
mrx
0
Mentorluktan ziyade, daha çok arkadaşça tavsiyelerde bulunabilirim. Hayat mentörlüğü ise oldukça karmaşık bir konu; aslında kimsenin bir başkasına tam anlamıyla hayat mentörlüğü yapabileceğine inanmıyorum. Çünkü bazen size en doğru tavsiyeyi bir çocuk, bir genç ya da bir yaşlı verebilir.