20 Dilimdekileri kelimelere dökmeden önce ne kadar da çok şey biliyormuşumda haberim yokmuş . Belirli bir sıfata ya da kalıba sokulmadığı sürece çok iyi bildiğim bir sürü şey var. Kelimeler olmadan bildiğim şeyler yani. Sadece bildiğim.Mesela aşk ya da zaman ya da …Sen. Sıfatlar yokken ya da kelimeler, en az kendimden bir parça kadar iyi tanıdığım sen. İş kelimelere gelinceyse… Yok. Ne hissettiklerimi anlatabiliyor kelimeler, ne istediklerimi, ne seni ne de bizi. Kelimelerin kifayetsiz kaldığı yer değil. Kelimeler kifayetsiz kalamaz. Ama seni anlatmaya çalışırken-ki normal sen ya da kalbimdeki sen çok farketmezler ikisinde de durum aynı kelimelerim sanki bana ihanet ediyor yahut ben onlara. Manaları altında ezilip boğuluyorlar. belleri bükülüyor, kambur kalıyorlar bu kadar yoğun ve karmaşık duygular içinde. “ Hadi ” diyorsun. Anlat. İstiyorsun ki yanyana dizilmiş inci taneleri misali sözler sıralayayım, harflerden bir ayna tutayım yüreğime. Yaşamadan öğrenemeyeceğini yaşasan da ne kadar öğrenebilirsin bimiyorum- her türlü hissi, duyguyu, manayı ve daha envai çeşit şeyi sadece a'lar la yahut b'ler le anlatabileyim.