0 Ya geçmişin içinde bir yerde ya da gelecekte bir yerdeyim. Bir türlü bugün de kalamıyorum. Düpedüz ızdırap bu.

0 Ben özel değilmişim be usta, ben de herkes gibiymişim,
Sevgisiz kalmış bir insanın, sevgi departmanını dolduruyormuşum meğerse.

Müdürlük mertebesine ulaşmışken, kendi kendimi kovdurtmuşum.
Belki de bu müdürlük vasıflarına hiç bir zaman uygun değildim.

Sürülmeliydim uzak şark hizmetlerine bir an önce.
Şimdi sevgi departmanına yeni bir müdür mü atanacaktı ?

Oysa bana bu departman seni işe alabilmek için özel açıldı,
Ve sen olmazsan bu departmana sevgi işçisi dahil alınmayacak denmişti.

Benim sevda dediğim şey, boşluk doldurmaktan ibaretmiş.
Ve benim, senin kalbinde bıraktığım kütle, depozitolu bir coca cola şişesinden farksızmış.

Boş şişe iade edildi mi yenisi alınır.
Keşke dediğim çok şey oldu ama hiç bir zaman seni sevmelerimden keşkelerim olmadı

3 Çocuk kıza benimle evlenir misin demiş? Kız vallah babam net bir şekilde konuştu bu evde evet kelimesi konuşulmayacak sen en iyisi mi teklifi referandumdan sonra yap demiş. Bu ara siz en iyisi mi ak partili kızlara teklif yapın hayır derlerse partiye şikayet edin. 😁 😁 😁

1 Güzel olan bir şeyi zihnimde tüketmekten müthiş korkuyorum...

3 Nereye gidersem gideyim, her şey benimle geliyor. bir yerden bir yere gitmeyi dahi beceremiyorum.

1 Bu akşam otobüse bindim ve kalbimin orada indim aynı araçta bulunan sarışın bir kız vardı neyse aynı yolda ilerliyoruz ben kartıma para aktarmak için ulucami merdivenlerine yöneldim kızda oradan gitti bir an içimden ya bu kız kendisini takip ettiğimi düşünmesin dedim merdivenin ortasında ay diye bağırdı yüksek sesle aman allahım taciz ettim diye insanlar üstüme gelecek diye düşünürken AY KAPALIYMIŞ dedide rahat nefes aldım meğerse pasaj kapalıymış vallah çok korkuttun haberin olsun sarı kız

3 Biri benimle konuştuğu zaman ama sahiden konuştuğu zaman içimdeki karla kaplı yolların açıldığını hissediyorum bir bir.

5 size annemle babamın nasıl tanıştığını anlatayım.babam bursa pazarında çorapçılık yapıyor sene 1982 25-26 yaşlarında delikanlı.annem de bi pazar annesiyle gidiyor pazara abileri ağır takılıyor tabi arnavutluk da var.beyaz çorap alacak onlara babamı görüyor saçlar omuzlarda bordo gömlek, siyah pantolon vardı üzerinde babanın diye anlatır annem alıyor çorapları gidiyor. Babam bayram arefesi olduğu için yoğunuz yüzünü bile görmedim o zaman diyor. Haftada bir kurulduğu için bir hafta zor geçti benim için diyor annem. bir dahaki hafta tekrar gidiyorlar önünden geçip gidiyor. Bu sefer babam da görüyor tabi. Belki iki ay her hafta önünden geçtim gittim sadece birkaç saniye göz göze gelirdik, yeterdi ama yine de zor beklerdim pazarı diyor annem. Babam soruşturuyor kimdir necidir diye, bakıyor abilerin namı fena, kahve işletiyorlar. Gözlerine bakacak delikanlı da yok. Her akşam Bursa'nın bi ucundan diğer ucuna kahveye gitmeye başlıyor. Bir gün iki gün üç gün derken muhabbeti kuruyor. Dayılarım çok seviyor babamı. Babam da diyor ki beni sevsinler diye neler yapmadım; köyden özel çay bile getirttim. Gel zaman git zaman dayılarım diyor ki anneme bir delikanlı var çok sevdik bi görüş bakalım sen de istersen olur bu iş. Annem üzülüyor tabi haberi yok adamın babam olduğundan.e eski zaman abilerine hayır demekten de çekiniyor. O hafta gitmiyor pazara, başka adamla görüşeceğini sandığı için olmaz diyor, ayıp olur artık. Unutmak lazım, babama da açıyorlar mevzuyu. O kadar mutlu oluyor ki o hafta annemin gelmediğini fark etmiyor. Haberi aldığım gün ne kazandıysam hepsiyle bi çocuk giydirdim diyor babam.34 yıl sonra anlatırken bile gözleri parlıyor, neyse görüşme ayarlanıyor, mahallenin içinde bi pastahane. Babam çekmiş takımları, jilet. Neyse görüşme ayarlanıyor, annem bilmediği için kimin geleceğini salak bi şekilde gidiyor. iki saat de geç kalıyor ki belki beklemez gider. Babam da bir saat erken gidiyor annemi bekletmemek için, üç saatte heyecandan kaç çay içtiğimi bilmiyorum diyor, annem geliyor pastaheneye bir bakıyor babam. Babam, görünce kollarımın uyuştuğunu biliyorum diyor, annem hala hayatımda o kadar mutlu olduğumu bilmem diye anlatır hep. Neyse koşup birbirlerine sarılmıyorlar tabi o zamanlar hoş değil böyle şeyler, oturup yarım saat sustuk diyor babam, sonra çözülüyor dilleri; konuşuyorlar, anlaşıyorlar. Herkes mutlu tabi. 34 yıl oldu hala mutlular.

3 Senesi değişmiyenler de var benim gibi.. Yıl hala gittiğin yıl ve ben hala orada yaşıyorum..

1 Bakın bana hazır sevgiliniz var alın bu mis gibi havada bu mükemmel yağan kar taneleri altında yürüyün hazır vaktiniz varken bir daha göremiyebilirsiniz. Bu karı ❄ biz gerekirse o eli cebe koyar gezeriz.