0 Meşhur İngiliz düşünür Thomas Carlyle itiraf ediyor
"Kral ve vezirler gibi azamet ve debdebe perdeleriyle gizlenmiş değildi. Kendi hırkasını kendi yamalar, kendi ayakkabısını kendi tamir ederdi. Harbe gider, ashabı ile istişare eder, emirlerini onlarla beraber verirdi. Nasıl bir insan olduğunu her yönü ile kavminin bilmesi için böyle yaptı. Ona artık, siz ne isterseniz öyle deyiniz. *Dünyada taç ve ihtişam sahibi hiçbir imparatora, yamalı bir hırka içindeki bu insan kadar hürmet ve itaat edilmemiştir* 23 yıllık dünya imtihanı, gerçek bir kahraman için lüzumlu bütün unsurları taşımaktadır. İnsanlar her şeyden daha fazla Muhammed’e kulak vermelidir. Diğer bütün sözler, onun karşısında boş sözlerdir"
“Young India” 1924. …”Milyonlarca insanın kalbine tartışmasız hakim olmuş birinin hayatını öğrenmek istiyordum. Okuyunca kesin olarak inandım ki, o yıllarda İslamın bir yer kazanmasında kılıcın bir rolü yoktu. Peygamberin tam olarak kendini geri planda bırakması, sözüne sedakati, vicdanlılılığı, onu takip edenlere ve dostlarına özverisi, yiğitliği, korkusuzluğu, üstlendiği görevde Allah`a tam güvenmesi kesin ve yalındı. Bu özelliklerle bir zorluğun üstesinden gelmek için ille de kılıç taşıması gerekmiyordu…Peygamberin hayatını anlatan kitabın ikinci cildini bitirdiğimde, bu muazzam hayata dair daha fazla okunacak bir şey olmayışından dolayı son derece üzgündüm…”