4 Her gün yeni bir Bingöl İtiraf instagram hesabı açılıp takip isteği alıyorum. Bu iş sadece bir hesaptan ibaret olmamalı. Bir vizyon sahibi olmak gerekir. Birşeyi yapacaksanız emsallerinden daha iyi ya da daha farklı özellikler katamıyorsanız o işe bulaşmayın hiç. Benden size abi tavsiyesi ;)
3 Bir zamanlar uğruna dünyayı karşıma alabileceğim insan yabancılaşıyor bana.. Adım Adım uzaklaşıyor.. Kör kalsa, yatalak olsa, bacaklarını kaybetse vazgeçmeyeceğim kadının buna hiç değmediğini farkediyorum.. Bir an geliyor bir şeyler kırılıyor içimde. Bir şeyler dökülüyor.. Sonra ne oluyor biliyor musun? Ölmeye gidiyoruz diyerek ellerimi tutsan, tereddütsüz gideceğim kadını hayretle izliyorum.. Usul usul ağlıyorum bir yerlerde, gidişine değil haketmeyişine.. Bir an geliyor, dayanamıyorum. Sonra ne oluyor biliyor musun? İp kopuyor en sağlam yerinden. En güvendiğim insanın bıçak izi kalıyor sırtımda.. Kelimelerle anlatılmayacak kadar sarsılıyor hayallerim. Grileşiyorum. Oysa biraz umudum olsa, Cinayet işlerdim uğruna. Bu kadar çok düşmüş olmasaydım, daha güçlü kalkardım ayağa.. Biliyorum. Çaresi yok, en çok buna yanıyorum. Sonra ne oluyor biliyor musun? Anlıyorum. Korkuyorum. Öyle çok yormuş oluyorsun ki beni, Ve öyle eksiltmiş, Masumiyetime ateş edilmiş gibi hissediyorum. Kimse seni benim kadar sevemez. Vazgeçerken, En çok buna üzülüyorum.
5 Nasıl yazacağımı nereden başlayacağımı bilmiyorum... İnsanlığımdan utandığım bir zaman dilimindeyim...çocukken hep bir an önce büyümeyi isterdim.. Büyüdüm 19 yaşına geldim... Ve yaşadığım bir olaydan sonra 19 yıllık hayatıma lanet getirdim... Dediklerim Allahın gücüne gitmesin.. Ama keşke bu dünyaya bir insan olarak değilde taş olarak gelseydim...
15 Minik bir kız gördüm bu sabah. Pembe çizmeleriyle annesinin elini tutmuş kaldırım taşlarının çizgilerine basmadan yürümeye çalışıyordu. "Ben ne vakit bıraktım kaldırım çizgilerine basmayı?" Diye düşündürdü bana. Gülümsetti. Epey üzgün olduğum bir gün,akşam vakti dersaneden çıktığımı eve yürüdüğümü hatırlıyorum. Gözlerim ayakkabılarımın ucunda, kaldırım çizgilerine basmamayı alışkanlık olduğundan yapıyorum. Sonra yandım. Çizgiye bastım. Zaten canım sıkkın uğraşamam dedim. O gün inadına çizgilere basarak yürüdüğümü hatırlıyorum. Hala bazen, bu yaşımda, çaktırmadan çizgilere basmayarak yürüyorum,ama bazen. Yoksa çizgileri çocukluğumda bırakalı epey oldu...